İstanbul Planlama Ajansı’nın (IPA) yaptığı araştırmaya göre kentte yaşayan her 5 kadından biri 18 yaşından önce evlendi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) yaptığı araştırmanın sonuçları paylaşıldı. Buna göre kentte yaşayan her 5 kadından biri 18 yaşından önce evlendi.
IPA’dan yapılan açıklamaya göre, İstanbul’da ikamet eden kadınların yaşam koşullarını, beklenti ve ihtiyaçlarını belirlemek amacıyla yapılan araştırmada, şehrin çeşitli semtlerinde yaşayan ve farklı sosyoekonomik kümeleri temsil eden kadınlarla görüşmeler yapıldı.
2.000’den fazla ev hanımı ile gerçekleştirilen yüz yüze araştırma kapsamında İstanbul’daki ev kadınlarının sosyodemografik özellikleri, günlük yaşamları, beklentileri ve bakış açıları dört ana başlık altında ele alındı.
Yarısından fazlası şehrin diğer tarafını görmedi.
IPA’nın araştırmasına göre herhangi bir işte çalışmayan kadınların yüzde 87’si evli ve yüzde 70’i ihtiyaçları için eşlerinden “harçlık” alıyor. Çoğunluğunun “az” geçimini sağladığını belirten konut kadınlarının en çok endişe ettiği konu sağlık.
Ankete katılan kadınların yüzde 54’ü İstanbul’un diğer tarafını yaşadıkları yere göre görmedi. Hanımlar genellikle ailenin ihtiyaçlarını karşılamak için dışarı çıkarlar ve meskenden uzak durmazlar.
İstanbul’da yaşayan kadınların sadece yüzde 32’si İstanbul’da doğdu ve her beş kadından biri 18 yaşından önce evlendi. Genç kadınlar arasında erken yaşta evlenme oranı bariz bir şekilde düşerken, eğitim seviyesi yükseliyor. İstanbul’da araştırmaya katılan evli kadınların yüzde 64’ünün en az 11 yıldır evli olduğu görülüyor. Rapora göre, evli kadınlar çoğunlukla çekirdek ailede yaşadıkları için çocuk bakımının yüküyle baş etmede daha yalnız kalıyorlar.
Dörtte üçü eşi üzerinden sigortalı
Çalışma hayatı üzerine yapılan bahislerde, her iki ev hanımından birinin daha önce ücretli bir iş deneyimi olmadığı ortaya çıktı. Rapora göre, yatılı kadınların yüzde 35’i ücretli iş deneyimine sahip olmasına rağmen, yüzde 30’u doğum yaptıktan sonra, yüzde 27’si evlendikten sonra işini bırakıyor. Kısacası evlilik ve annelik, neredeyse her üç kadından birini iş hayatından uzaklaştırıp, ikamet kadını haline getirmiştir.
Boşanmış kadınlar, evli ve dul kadınlara göre sosyal güvenlik açısından daha kırılgandır. Boşanmış kadınlar arasında sigortasız kadınların oranı yüzde 22 iken bu oran evli kadınlarda yüzde 19’a, dul kadınlarda yüzde 13’e düşüyor. Sosyal güvencesi olan kadınların yüzde 73’ünün eşi, yüzde 11’inin ise işi dolayısıyla sigortalı olması dikkat çekicidir.
Ev kadınlarının sosyal güvenliğe erişimi büyük ölçüde kocalarının işgücü piyasasındaki statüsüne bağlıdır. Evli kadınların yüzde 77’si, eşi vefat etmiş kadınların yüzde 61’i sigortalıdır. İşle ilgili sigorta yüzde 25 ile boşanmış kadınlar arasında en yaygın olanıdır. Bu nedenle sosyal güvenceye ulaşma şansı bulan emekli kadınlar arasında en kalabalık kümenin boşanmış kadınlar olduğunu söylemek mümkündür.
